Tedbir nafakası hakkında bilgiyi boşanma aşamasında olan ancak dava sırasında geçimi konusunda sıkıntıya düşecek olan taraflar sıkça aramaktadır.
Boşanmada ortaya çıkan tedbir nafakası, genellikle kadının dava sürerken zora düşmemesi açısından oluşturulmuş bir nafaka türüdür. Ancak bu nafakayı erkek tarafı da talep etme hakkına sahiptir.
Nafakanın verilmesi, miktarı, verildiği süre gibi konularda belirli şartlar vardır. Bu yazımızda, talep edilebilen ya da hakimin resen de karar verebileceği nafaka ile ilgili merak edilenleri anlatacağız.
TEDBİR NAFAKASI NEDİR?
Tedbir nafakasından önce nafaka nedir kaç çeşittir sorusuna yanıt vermemiz gerekir.
Nafaka sözlük anlamına göre; “Bir kimsenin geçindirmekle, bakıp gözetmekle yükümlü bulunduğu kimseye ya da kimselere, mahkeme kararıyla verdiği aylık”tır.
Geçimlik, geçinmek için gerekli olan iaşe anlamını da taşıyan nafaka ile ilgili düzenlemeler Medeni Kanun’da yapılmıştır.
Kanuna göre ise boşanma davası sürerken ya da boşanma davasının sona ermesinden sonra maddi olarak zorluğa düşecek olan kişiye bağlanan ve her ay ödenmesi gereken para olarak tanımlanabilir.
Kanunda 4 çeşit nafaka ödeme şekli düzenlenmiştir.
Bunlar:
- Tedbir nafakası
- İştirak nafakası
- Yoksulluk nafakası
- Yardım nafakası
Tedbir nafakası dava tarihinden, boşanma veya ayrılık hükmü kesinleşinceye kadar devam eden nafakadır. Niteliği itibariyle “geçici”dir. Boşanma davası sonuçlanınca ödemeyi yapan tarafın yükümlülüğü kendiliğinden ortadan kalkar.
Medeni Kanun’un 169’uncu maddesinde geçici önlemler başlığı altında düzenlenmiştir.
Madde şöyledir: Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re’sen alır.
Herhangi bir işi veya geliri olmayan, yardıma ihtiyacı olan eşe bağlanır. Tedbir nafakasında tarafların kusuruna bakılmaz. İhtiyaç olup olmadığına göre hüküm verilir. Bu nafaka davanın kesinleşmesine kadar süren bir nafaka türüdür.
TEDBİR NAFAKASI NE ZAMAN TALEP EDİLEBİLİR?
Cinsiyet ayrımı olmadan her iki eşin de talep edebileceği bu nafaka dava sırasında veya öncesinde olmak üzere istenen aşamada talep edilebilir.
Ancak bu nafakada talepte bulunma zorunluluğu yoktur. İhtiyaç sahibi taraf bu konuda talepte bulunmasa da hakim resen tedbir nafakası kararı verebilir. Genel kural olarak, davanın başlaması ve kararın kesinleşmesi arasında geçerlidir.
Öte yandan tedbir nafakasına karar verilebilmesi için tarafların kusurlu olup olmamaları önemli değildir. Kusurlu ya da kusursuz eş de ödeme yapar. Burada kriter “İhtiyaç sahibi“ olunmasıdır. Yani örneğin kadının eşini aldatması sebebiyle açılan bir boşanma davasında da kadının kusuru olmasına geçici nafaka hakkı vardır ve hakim bu yönde karar verebilir.
TEDBİR NAFAKASININ ŞARTLARI NELERDİR?
Tedbir nafakasının tek şartı boşanma davasının açılması ve taraflardan birinin boşanma davasının açılması sebebiyle yoksulluk yaşayacak olmasıdır. Maddi durumu yerinde olan eşe tedbir nafakası verilmez.
Burada talep koşulu bulunmamaktadır. Sadece eşlerin boşanma sürecinde olmaları gerekliliği vardır. Boşanma davası açma aşamasında olunması yeterlidir.
Öte yandan nafakayı ödeyecek kişinin bu gücünün olması gerekmektedir
Lehine karar verilen ya da verilecek kişinin gelirinin olması şartı aranmaz.
TEDBİR NAFAKASI NE ZAMAN BAŞLAR?
Nafakanın başlangıç tarihi davanın açılış tarihidir. Genellikle boşanma davasının ilk duruşmasında karara bağlanır. Bu tarihten itibaren nafaka işlemeye ve ödenmeye başlar.
Boşanma davası öncesi taleplerde ise kararın verildiği tarih itibariyle nafakanın ödenmeye başlaması gerekir.
Mahkeme sonuçlanana kadar ödenmesine devam edilen nafaka, dava bitince sona erer ve nafaka alan taraf isterse yoksulluk nafakası için dava açar.
TEDBİR NAFAKASI TALEP EDEBİLMEK İÇİN BOŞANMA DAVASI AÇMAK ZORUNLU MUDUR?
Tedbir nafakası talep edebilmek için boşanma davası açmak zorunlu mudur? sorusu cevabı çok aranan sorular arasında yer almaktadır.
Bu nafakaya genellikle boşanma veya ayrılık davası açılması halinde hükmedilir. Ama tedbir nafakasına karar verilebilmesi için boşanma davası açmış olmak şartı yoktur.
Eşlerin ayrı yaşaması durumunda boşanma davası açılmasa da tedbir nafakasına karar verilebilir.
Ancak bu durumda talep sahibi tarafın haklı bir nedene dayalı olarak ayrı yaşadığını ispat etmesi gerekmektedir. Yani ayrı yaşayan eş haklı bir sebeple ayrı yaşıyorsa ve yoksulluğa düşmesi nedeniyle tedbir nafakası ihtiyacı ortaya çıkmışsa hakimden tedbir nafakası talep edebilir.
TEDBİR NAFAKASINI KİM TALEP EDEBİLİR?
Nafaka ile ilgili doğru bilinen yanlışların başında “nafaka kadının hakkıdır” düşüncesi gelmektedir. Yoksulluk nafakasında olduğu gibi tedbir nafakasında da aslında bir kural ya da hüküm yoktur.
Bu nedenle tedbir nafakasını davanın taraflarından her biri, yani erkek eş de kadın eş de isteyebilir.
Erkek eş de boşanma davasında maddi durumunun kötü olmasından dolayı, yoksulluğa düşeceğini söyleyerek geçici nafaka talep edebilir.
Ayrıca tedbir nafakası boşanma veya ayrılık davası içerisinde istenecekse davacı veya davalı eşin talep etmesi konusunda da bir sınırlama yoktur.
Yani boşanma veya ayrılık davası görülürken hem davacı, hem de davalı eş tedbir nafakası talebinde bulunabilir.
Bu noktada hakimin takdiri devreye girer ve hakim kimin nafaka alacağına karar verir.
TEDBİR NAFAKASINA İLİŞKİN DAVALAR HANGİ MAHKEMEDE GÖRÜLÜR?
Tedbir nafakasına ilişkin davalarda görevli mahkeme, talep boşanma davası içinde yapılsa da davadan bağımsız yapılsa da Aile Mahkemesidir. Aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde bu davalar Aile Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülür.
Tedbir nafakası boşanma veya ayrılık davası içerisinde talep edilirse yetkili mahkeme boşanma veya ayrılık davasının görüldüğü Aile Mahkemesi’dir. Eğer tedbir nafakası boşanma davası içerisinde talep edilmiyorsa bu durumda yetkili mahkeme eşlerden birinin yerleşim yerindeki Aile Mahkemesi’dir.
TEDBİR NAFAKASI İÇİN TALEPTE BULUNMAK ZORUNLU MUDUR?
Önce cevabı verelim: Boşanmada tedbir nafakası için talepte bulunmak zorunlu değildir.
Sonra da konunun kanundaki yerini belirterek neden talep gerekmediğini anlatalım.
Medeni Kanun’un 169’uncu maddesinde “Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re’sen alır” hükmü bulunmaktadır.
Tedbir nafakası da boşanma veya ayrılık davası sürecinde gerekli tedbirleri almaya yönelik geçici bir nafaka türü olduğundan tarafların talebi olmasa bile hakim tedbir nafakasına karar verebilir.
Bu da tedbir nafakası için talep zorunluluğunu ortadan kaldırır.
TEDBİR NAFAKASINA KARAR VERİLİRKEN KUSUR DURUMU DİKKATE ALINIR MI?
Kadın ya da erkek fark etmez boşanma davası sürerken tedbir nafakası talep ettiyse şartlar oluşmuşsa bunu mutlaka alır. Tedbirde önemli olan “İhtiyaç” olması, ayrı yaşayan eş ile velayet hakkını tutan eşin ve çocuğun geçiminin sağlanması ve dava süreci dolayısıyla geçim şartlarında bir değişiklik olmamasıdır. Bu nedenle tedbir nafakası için kusur aranmaz. Kusurun önemli olduğu nafaka türü yoksulluk nafakasıdır.
TEDBİR NAFAKASI MİKTARINA NASIL KARAR VERİLİR?
Tedbir nafakasının belirlenmesi aşamasında, nafakanın ödeneceği eşin yaşam standartları, ihtiyaçları, varsa gelirleri gibi hususlar göz önüne alınır.
Tedbir nafakasında kendisine nafaka ödenecek olan eşin, ortak velayet hakkı kullandıkları çocuğa fiilen bakıp bakmadığı hususu çok önemlidir. Eğer lehine tedbir nafakasına karar verilecek olan eş çocuğa fiilen bakan tarafsa, tedbir nafakasının belirlenmesi aşamasında çocuğun barınma, beslenme, eğitim gibi ihtiyaçları da göz önüne alınır.
TEDBİR NAFAKASININ ARTTIRILMASI VEYA AZALTILMASI İSTENEBİLİR Mİ?
Tedbir nafakasının artırılması veya azaltılması taraflar tarafından istenebilir. Artırım günün koşullarına, enflasyona, harcamaların veya fiyatların artışına göre istenebilir.
Genellikle nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranına göre artırılması öngörülür.
Öte yandan eşlerden birinin isteği üzerine nafakanın azaltılması da söz konusu olabilir. Burada da nafaka borçlusunun maddi durumunda olumsuz yönde değişiklik olması gerekir. Örneğin işten çıkarılmalıdır ya da iş sahibiyse işleri kötü gitmelidir ki hakim bu yönde karar versin.
TEDBİR NAFAKASI KARARINA İTİRAZ EDİLEBİLİR Mİ?
Tedbir nafakası niteliği itibariyle bir ara karardır. Türk hukukunda ise ara kararlar aleyhine istinaf veya temyize başvurmak mümkün değildir. Ara kararlar ancak ana hükümle birlikte istinaf veya temyiz konusu edilebilir.
Bu durumda boşanma davası sırasında verilen tedbir nafakası ara kararına o an için itiraz edilemez. Ancak davada esas kararın verilmesi (Boşanma) ile birlikte verilen tedbir nafakasının dosya kapsamına uygun olmadığı, ya da belirlenen nafakanın fahiş ya da yetersiz olduğu iddiasıyla istinaf ve temyize başvurulabilir.
Bu nedenle tedbir nafakasına itiraza ilişkin tek hukuki çare ara kararı veren mahkemeye yazılacak bir dilekçe olabilir.
Mahkeme itirazı gerekçesiz şekilde reddederse ya da itirazın reddi sebebiyle taraf menfaatleri açısından ciddi dengesizlikler söz konusu olursa istinaf yoluna başvurulabilir.
TEDBİR NAFAKASI NE ZAMAN SONA ERER?
Tedbir nafakası boşanma davasının açılması ile ödenmeye başlayan bir nafakadır.
Dava açıldıktan sonra verilen tedbir nafakası kararı da davanın açılış tarihinden itibaren geçerlidir.
Hakimin vereceği yeni bir karar, ölüm ya da davanın karara bağlanması nafakasının sona erme sebepleridir. Dava kesinleşince nafaka da sona erer.
Zira boşanma davasında ya da daha sonra açılacak başka davalarla yoksulluk nafakası veya iştirak nafakası devreye girer.
Zaten tedbir nafakasının sona ermesinin nedeni de budur. Amacı boşanma süresi boyunca eşlerin ve çocuğun mevcut durumunun korunmasını sağlamaktır. Bu görevi yerine getirince de gereği kalmadığı için ortadan kalkar.
TEDBİR NAFAKASI ÖDENMEZSE NE OLUR?
Tedbir nafakasının ödenmemesi diğer nafaka türlerinde ödenmeme durumunda doğan hukuki sonuçları doğurur.
Böyle bir durumda tedbir nafakası icra takibi ile bu nafakanın ödenmesini sağlanabileceği gibi ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen eş şikayet de edilebilir.
Ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen eşten toplu miktar icra takibi başlatılarak alınabilir.
Ayrıca cebri icra yoluyla da tahsil etmek mümkündür. İcra iflas hukuku kuralları çerçevesinde başlatılan icra takiplerinde normal şartlarda 1/4 oranında bir kesintiden daha fazlası yapılamazken nafaka alacağı bu kuralın istisnasıdır. Maaşın oranına, miktarına vs. bakılmaksızın nafaka alacağının tamamı maaştan haczedilir. Bu kural emekli maaşı için de geçerlidir.
Tedbir nafakası alacaklısı eşin ödenmeyen nafaka karşısında yapabilecekleri bunlara sınırlı değildir. İşin ucunda ödemeye yapmayan tarafın hapse girmesi de vardır.
Nafaka alacaklısı taraf ödenmeyen son üç aylık tedbir nafakası alacağı için İcra Ceza Mahkemesine Nafaka Yükümlülüğünü İhlal Nedeniyle diğer eş hakkında şikayet yoluna başvurabilir. Nafaka yükümlülüğünü yerine getirmeyen eş İcra Ceza Mahkemesi’nce diğer koşulların bulunması halinde şikayetin varlığı ve devamı halinde “üç aya kadar hapsen tazyik” cezası ile cezalandırılabilir.
Bu noktada birikmiş tedbir nafakasının da tanımını yapmamız lazım.
Eğer nafaka borçlusu 5-6 yıldır nafaka ödemiyor ise bu birikmiş nafaka olarak değerlendirilir ve icra takibi ile tahsil edilebilir.
HANGİ DURUMLARDA NAFAKA ÖDENMEZ?
Tedbir nafakasının ödenmediği tek durum boşanma aşamasında nafaka talep eden tarafın maddi durumunun yerinde olmasıdır.
Ancak örneğin yoksulluk nafakasının ödenmemesi için daha farklı şartlar gerekmektedir. Bu şartlar şöyledir:
- Boşanma sonucu ortada maddi anlamda yoksulluğa düşen bir tarafın olmaması
- Nafaka talep eden tarafın kira geliri ya da emekli maaşı gibi ekstra gelirinin olması
- Nafaka alırken kendi rızası ile iş akdinin feshedilmesi
- Başka biri evlenilmesi ya da fiilen birlikte yaşanması
- Nafaka borçlusunun düzenli gelirinin olmaması
- Nafaka talep eden eşin gelir ve malvarlığı, nafaka ödemesi istenen eşe göre fazla ise nafaka talep edemez.
- Boşanmada kusurlu olan taraf nafaka ve tazminat talep edemez.
TEDBİR NAFAKASI DAVASI YARGITAY KARARLARI
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Yargıtay bozma ilamı ile, mahkemece verilen ilk hüküm sadece davalı-karşı davacı kadının tazminat, yoksulluk nafakası ve bağımsız tedbir nafakası davasında tedbir nafakası talebinin reddi gerektiği yönünden bozulmuş, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümler onanmıştır. Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm karşı boşanma davası, velayet, asıl davada kadın için hükmedilen tedbir nafakası, bağımsız tedbir nafakası davasında ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir nafakaları yönünden kesinleşmiştir. Kesinleşen konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkemece, bu durum gözetilmeden karşı boşanma davası, velayet, asıl davada kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve bağımsız tedbir nafakası davasında ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir nafakaları hakkında yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK madde 370/2)
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararı hüküm fıkrasından 2.,3.,4. ve 8. bentlerinin çıkarılmasına, yerine 2. bent olarak ‘Kesinleşen karşı boşanma davası, velayet, asıl davada kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve bağımsız tedbir nafakası davasında ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir nafakaları konularında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına” cümlesinin yazılmasına hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.05.2019 (Pzt.)- 2. Hukuk Dairesi 2019/1388 E., 2019/6259 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı kadın, asıl davada boşanma talebinde bulunmuş, birleşen tedbir nafakası davasında ayrı yaşamakta haklı olduğunu ileri sürerek Türk Medeni Kanunu’nun 197. madesi uyarınca tedbir nafakası talebinde bulunmuş, mahkemece boşanma davasının takip edilmediğinden açılmamış sayılmasına, tedbir nafakasına yönelik birleşen dosya yönünden ise sübut bulmadığından bahisle reddine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı kadının birleşen tedbir nafakası davasında delil olarak dayandığı … 9. Aile Mahkemesinin 2013/1660 esas sayılı dosyasında; erkek tarafından boşanma davası açıldığı ve erkeğin kusurlu olduğundan bahisle reddine karar verilmiş olduğu ve temyiz edilmeyerek 24.06.2015 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. O halde, davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu ispatlanmış olup; tedbir nafakası davasının kabulü ile uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, ret kararı verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.11.2018 (Prş.) 2. Hukuk Dairesi 2018/5332 E. , 2018/12288 K.
SÜREÇ NASIL İLERLİYOR
Tedbir nafakasının bağlanmasına boşanma davasının ilk duruşmasında hükmedilir. Bu tarihten itibaren dava sona erene kadar aylık periyotlarla nafaka ödemesi yapılır. Boşanma davası öncesi taleplerde ise kararın verildiği tarih itibariyle başlar.
BİZE ULAŞIN
Aile hukuku alanında, boşanma davalarınızda ve tedbir nafakası gibi hayat öneme sahip konularda her türlü sorununuzda hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Sorununuzun gerçekçi bir değerlendirmesi ve çözüm yolları için bize başvurabilirsiniz.
Bize ulaşın, boşanma davasında kazanan taraf siz olun…
H2: SIKÇA SORULAN SORULAR:
Tedbir nafakası hangi hallerde verilmez?
Tedbir nafakası talep eden kişinin maddi durumu iyiyse verilmez. Zira verilme amacı boşanma davasının açılması ve taraflardan birinin boşanma davasının açılması sebebiyle yoksulluk yaşayacak olmasıdır. Ortada böyle bir durum yoksa nafaka da yoktur.
Nafaka en az kaç TL?
Nafaka günün ekonomik şartlarına göre belirlenir. Nafakanın verileceği kişinin yaşam standartları, masraf kalemleri, barınma ve beslenme giderleri, ortak velayetteki çocuğun bakımı da varsa onun eğitim masrafları da göz önüne alınarak belirlenir ama “En az şu kadar, en çok bu kadar” diye belirlenmiş bir limit yoktur.
Tedbir Nafakasında kusur önemli mi?
Tedbir nafakasında kusur dikkat edilen bir husus değildir. Kusurun etkili olduğu nafaka türü yoksulluk nafakasıdır.