Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

ÇEKİŞMELİ BOŞANMADA VELAYET HAKKI | AV. GÜLÇİN ACARTÜRK

Çekişmeli boşanmada velayet hakkı, evliliklerini bitirirken birbirleri ile mücadeleye etmeyi seçmiş, hatta savaşmayı göze almış çiftlerin en önemli konularından biridir.

Çiftler genellikle bu boşanma türünde çocuk ya da çocukların velayetini karşı tarafa bırakmamak için de kıyasıya mücadele ederler. Hatta bu davada tarafların birbirlerine karşı en büyük kozları çocuklardır dersek yalan söylemiş olmayız. Hem annenin hem de babanın velayeti almak istemesi, bu konuyu da çekişmeli hale sokması çocuğun paylaşılamaması sonucunu doğurur ki bu durumdan yine en çok çocuklar etkilenir.

Bu yazımızda boşanmanın en çekişmeli türünde velayet kime verilir, velayet nasıl alınır, velayet durdurma nedir, davası nasıl açılır gibi sorulara yanıtlar vereceğiz.

ÇEKİŞMELİ BOŞANMADA VELAYET HAKKI

Çekişmeli boşanmada velayet hakkı konusunun ayrıntılarına geçmeden önce velayet ile ilgili kısa bir bilgilendirme yapmakta fayda var.

Medeni Kanun’a göre velayet evlilik süresince anne ve babaya, eşit biçimde aittir. Evliliğin bitmesinden sonraki durumu ise davalar belirler.

Çekişmeli davalar nitelikleri itibariyle çetrefilli ve zor davalardır. Bu davaların en zor kısmı ise tarafların birbirlerine karşı koz olarak kullandıkları çocukların boşanmanın ardından kimde kalacağı konusudur.

Çocuğun velayetini alabilmek için ona en iyi şartları sağlamak gerekmektedir. Bu yüzden hem anne hem de baba velayet konusunda eşit haklara sahiptir. Ancak Türkiye’de anne bu konuda bir adım daha önde görünmektedir.

Çocuk genel olarak annenin bakımına en çok muhtaç olduğu yaşlar olarak kabul edilen 6-7 yaşına kadar anneye verilmektedir. Ancak bu durumun da istisnaları vardır.

Yani aslında velayetin anneye verilmesi daha çok çocuğun yaşı ile ilgilidir. Çocuk bebekse ve anne sütüne ihtiyaç duyuyorsa, velayet genellikle anneye verilmektedir. Ayrıca velayet davalarında genel olarak 7 yaşına kadar anne ön plandadır. Öte yandan babanın çocuğu istememesi ya da ona iyi bir hayat sağlayacak kadar ekonomik durumunun olmaması da velayetin annede kalmasını sağlar.

Çekişmeli boşanmada velayet hakkı da bu noktalar göz önüne alınarak değerlendirilir.

ÇEKİŞMELİ BOŞANMADA VELAYET ALMAK

Çekişmeli boşanmada velayet hakkı almak bazen her iki taraf için de kazanılması gereken bir savaşa döner ama burada deyim yerindeyse “Kanunlar konuşur.”

Velayetin kimse kalacağı ya da velayeti alamayan taraf ile çocuğun hangi şartlar altında bir araya geleceği, görüşeceği hem kanunlara göre hem de hakimin takdirine göre belirlenir.

Burada meselenin nirengi noktası ise çocuğun “ÜSTÜN YARARIDIR.” Hakim velayetin annede olmasını çocuğun yararına gördüyse velayeti kadın alır. Yok çocuğun yararı babada kalmayı gerektiriyorsa bu yönde karar verir.

8 yaşından büyük çocuklarda ise çocuğun “idrak yaşı” oluştuğu için mahkeme çocuğun da fikrini alır. Karar çocuğun da isteğine göre şekillenir.

Ayrıca açılan velayet davası birden fazla çocuğu kapsıyorsa çocukların ayrılmaması esası üzerinden hareket edilir.

VELAYET NASIL ALINIR?

Velayet davaları da boşanma davaları gibi çekişmeli olabilen davalardır.

Çiftlerin evlilikleri sürdüğü müddetçe velayet birlikte kullanılır. Beraber yaşama son verilmişse hakim velayeti eşlerden birine verebilir.

Velayet boşanma durumunda mahkeme tarafından çocuğun kendisine bırakıldığı tarafa, anne ve babadan birinin ölümü durumunda ise sağ kalan eşe verilir. Anne ve babanın evli olmadığı durumda velayet anneye aittir. Velayet anneden alınmışsa ya da annenin küçük, kısıtlı veya ölmüş olduğu durumlarda hakim çocuğun menfaatine göre çocuğun velayetini babaya verebilir ya da çocuğa vasi atar.

Velayeti almak için velayet davası açılır ve dava sonunda hakim çocuğun kimde kalacağına diğer tarafın da hangi koşullarda çocuğu görebileceğine karar verir.

HANGİ DURUMLARDA VELAYET ALINIR?

Velayetin alındığı pek çok durum vardır. Bu durumları şöyle sıralama mümkündür:

  • Çocuğun anne ve babası ilgisizse, kötü davranıyorsa ve çocuğun sağlıklı gelişimi için elverişli bir ortam yoksa mahkeme kararı ile çocuğun velayeti anne ve babadan alınır.
  • Çocuğun anne ve babasının evlilik birliği son buluyorsa velayetin kime verileceği hâkimin kararına tabidir.
  • Çocuğun anne ve babası evli değilse, çocuğun velayeti özel bir durum olmadığı sürece anneye aittir.
  • Yetişkin olmayan çocuğun anne ya da babası hayatını kaybederse, çocuğun velayeti özel bir durum gelişmediği sürece hayatta kalan anne ya da babaya kalır.
  • Çocuğun velayeti anneye verilmişse ve bu süreçte anne hayatını kaybederse çocuğun velayeti babasına ya da belirlenen başka bir vasisine verilir.

Öte yandan;

  • Annenin çocuğu istemediği durumlarda velayet babaya verilir.
  • Annenin çocuklara şiddet uygulaması
  • Annenin ahlaka uygun olmayan yaşamının olduğu iddiası
  • Annenin çocukları ihmal etmesi
  • Annenin akıl hastası olması, kötü alışkanlıkları olması, haysiyetsiz hayat sürmesi gibi durumlarda çocukların velayeti anneden alınır.

VELAYET DURDURMA NEDİR?

Çocuğun velayetini elinde bulunduran hak sahibinin vefatı, çocuğun vefat etmesi, çocuğun ergin olması, velayeti elinde bulunduran anne veya babanın, çocuğun velayetine gereken ilgiyi göstermemesi, çocuğun yüksek menfaatini zedelemesi ve benzeri yasal hak ve yükümlülüklerin uygun şartlar altında yerine getirilmemesi yani velayet hakkının kötüye kullanılması durumunda velayet hakkı durur.

Velayet hakkının kötüye kullanılması öncelikle çocuğun üstün menfaatlerinin gözetilmemesi anlamına gelmektedir. Velayeti alan anne ya da babanın velayeti almayan taraf ile çocuğun görüşmesini, ilişki kurmasını engellemesi, örneğin çocuğu babaya göstermemesi velayetin kötüye kullanımının en bilinenidir.

Çocuğa yeterli ilgi gösterilmemesi, yalnız bırakılması, fiziksel veya psikolojik şiddet uygulanması, çocukla ilgili yükümlülüklerin yerine getirilmemesi, çocuğun sürekli başkasına bırakılması gibi durumlar da velayet hakkının kötüye kullanımına örnek olarak gösterilir.

Bu durumda diğer ebeveyn velayetin değiştirilmesi davası açma hakkına sahiptir.

Velayetin değiştirilmesi davasını, velayet kendisinde olmayan taraf velayeti elinde tutan tarafa karşı açar ve velayetin kendisine verilmesini talep eder. Davacı, davası için yukarıda saydığımız velayetin kötüye kullanılması durumlarını gerekçe olarak gösterir ve velayetin değiştirilmesini ister.

Daha önce de değindiğimiz gibi velayetin değiştirilmesi için haklı sebepler ortaya çıkmış, çocuğun üstün menfaati zedelenmiş olmalıdır.

Velayet saydığımız geçerli gerekçelerle değiştirilirse yeni bir fiili durum ortaya çıkmış olacaktır.

Bu durumda velayet kendisinde olmayan tarafın bazı hak ve görevleri olacaktır. Haklarını kullanan ebeveynin görevlerini de yerine getirmesi gerekmektedir.

Velayet kendisinde olmayan taraf çocukla kişisel ilişki isteme hakkına sahiptir.

Velayetin verilmediği tarafın çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılması da zorunludur.

VELAYET DAVASI NASIL AÇILIR?

Velayet davası boşanma resmen gerçekleştikten sonra açılır. Boşanmada velayeti alamayan eş (kadın ya da erkek) ortak çocuğun ya da çocukların velayet için dava açma hakkına sahiptir.

Dava aile mahkemesinde açılır. Yetkili mahkeme ise davalının yerleşim yeridir.
Dava velayeti elinde bulunduran tarafa açılır.

Bu davalarda mutlaka uzman görüşüne başvurulmalıdır. Ayrıca çocuk idrak yaşında ise o da dinlenmelidir. Yargıtay kararlarına göre çocuğun idrak yaşı, 8 yaş veya üstüdür. 8 yaş veya üzerinde olan çocukların görüşü alınmadan velayetin düzenlenmesi, değiştirilmesi veya kaldırılması mümkün değildir.

Velayet davalarında bir zaman aşımı söz konusu değildir. Davayı açmak isteyen istediği zaman açabilir. Ancak çocuk reşit ise dava reddedilir.

Velayet davası boşanmadan bağımsız bir dava olarak açılacaksa harcı yatırılır, dilekçesi verilir ve dava süreci başlar.

ÇEKİŞMELİ BOŞANMA DAVALARI NE ZAMAN SONUÇLANIR?

Çekişmeli davaların sonuçlanma süresi farklılıklar gösteren bir durumdur. Ortalama 1-2 yıl içine sonuçlanan bu davalar, en erken 5 celsede bitebilir. Bu da 10 aya tekabül etmektedir. Ancak uzun yıllar süren ve bir türlü sonuçlanamayan davalar da söz konusudur. Bu davalarda taraflar birbirini uğraştırmak, zorlamak ve kazanan taraf olmak için ellerinden gelen her şeyi yapmakta ve süreci uzatmaktadırlar.

SÜREÇ NASIL İLERLER

Çekişmeli boşanma davası, boşanmak isteyen taraf ya da tarafların yaşadıkları yerdeki aile mahkemesine boşanma dilekçesini vermesiyle başlar. Daha sonra dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilir. Bu noktada davalı isterse 2 hafta içinde cevap dilekçesi yazabilir. Davacı da bu cevap dilekçesine 2 hafta içinde cevap verebilir.

Davacı da davalının verdiği cevap dilekçesinin kendisine tebliğ edilmesinden sonra 2 hafta içinde karşı bir cevap dilekçesi verme hakkına sahiptir. Davalı da bu cevap dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren 2 hafta içinde bir cevap dilekçesi verebilir.

İlk duruşma

Dilekçeler aşamasından sonra sıra “Ön inceleme duruşmasına“ gelir. Çekişmeli boşanma davası avukatının yer aldığı bu ilk duruşma genellikle bir celsedir. İstisnai durumlarda ikinci bir celse yapıldığı olur.

Bu duruşmada mahkeme, taraflar arasındaki anlaşmazlığın nedenlerini ve birbirlerinden taleplerini tespit etmeye çalıştığı gibi tarafları sulhe çağırır. Taraflar sulhe yanaşmıyorsa bu durum imza altına alınır.

Tarafların delilleri toplamaları için ara kararlar oluşturulur ve süre verilir.
Bir sonraki adım tahkikat duruşmalarıdır. Bu aşama, boşanma davasının en önemli aşamasıdır. Bu aşamada deliller sunulur, tanıklar dinlenir. Taraflar iddialarını ortaya döker.

Karar öncesi son aşama ise sözlü yargılama aşamasıdır. Bu aşama son duruşmadır.

Son aşama ise karar aşamasıdır. Verilmiş olan hüküm sözlü duruşmadan ortalama bir ay sonra gerekçeli olarak açıklanır.

Cevabı aranan soru boşanma “ortalama kaç duruşmada biter” sorusudur. Bu davalar ortalama olarak 5 ya da 6 duruşmada biter. Bu da yaklaşık 1- 1,5 yıllık bir süreyi kapsar.

ÇEKİŞMELİ BOŞANMA YETKİLİ MAHKEME

Yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.

DAVA DİLEKÇE ÖRNEĞİ

Boşanma ya da velayet davanızda bir boşanma avukatından yardım ve destek almayacaksanız dilekçenizi kendiniz doldurmak zorunda kalabilirsiniz.

Bu aşamada internette bolca bulabileceğiniz dilekçe örneklerini incelemenizi ve dilekçeyi ondan sonra doldurmanızı tavsiye ederiz.

Dilekçede öncelikle davanın açılacağı hakimliğin adının olması gerekmektedir.

VELAYET DAVASI AVUKATI ÜCRETLERİ

Velayet davalarında avukata ödenecek ücret tamamen müvekkil ile avukat arasındaki anlaşmaya bağlıdır.

Avukatlar için bu davalarda üst sınır yoktur. Tamamen davanın niteliğine ve avukat-müvekkil arasındaki anlaşmaya bağlı bir durumdur.

BİZE ULAŞIN

Aile hukuku alanında ve velayet davalarınızda her türlü sorununuzda hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz.
Sorununuzun gerçekçi bir değerlendirmesi ve çözüm yolları için bize başvurabilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular:

Boşanmada velayet hangi durumlarda anneye verilmez?

Anne çocuğu istemiyorsa, çocuğa şiddet uyguluyorsa, kötü alışkanlıkları varsa, fiil ehliyeti yoksa ve akıl hastalığı söz konusuysa velayet anneye verilmez. Keza anne çocuğa psikolojik veya fiziksel şiddet uyguluyorsa, çocuğun bakım ve gözetim sorumluluğunu ihlal ediyorsa, çocuğun bakımı için gerekli şartları sağlayamıyorsa da velayet verilmez. Çocuğa bakacak maddi gücü yoksa da velayetin anneye verilmediği durumlar vardır.

Ayrıca annenin hayatında herhangi bir faktörün çocuğun yaşamını olumsuz etkilemesi (Evlenmesi ve üvey babanın çocuğu istememesi, eziyet etmesi, dövmesi vb) durumunda da velayet anneden alınır.

Çocuk 6 yaşından büyükse, anne ve babadan hangisinin hayat koşulları iyiyse ve çocuğa daha iyi imkanlar sunacaksa çocuğun velayeti ona verilir.

Boşanma davasında 2 çocuğun velayeti kime verilir?

Burada esas çocukların birbirinden ayrılmamasıdır. Bu nedenle iki çocuğun velayeti de aynı kişiye verilir.

Geçici velayet ne kadar sürede sonuçlanır?

Boşanma davası devam ederken verilen geçici velayet kararı, boşanma kararının kesinleşmesi ile sona erer.

Boşanmada baba çocuğu ne kadar görür?

Boşanmada babanın çocuğu ne kadar göreceği, çocuğun yaşı, babanın yaşadığı evin olanakları, boşanma nedeninin çocuğun da taraf olduğu bir davranışa ilişkin olup olmadığı gibi konular dikkate alınarak kararlaştırılır.

Öte yandan anne -babanın çalışma saatleri, çocuğun okula gidip gitmediği, oturdukları yerlerin birbirine yakınlığı, tarafların ekonomik durumları, çocuğun bakımına yardımcı olabilecek kişilerin varlığı da görüşme sürelerini etkileyen faktörlerdir.

Görüşme zamanları hakimin takdirine ve gözlemlerine de bağlıdır.

Bayramlarda, okul tatillerinde, hafta sonları olarak görüşme günleri belirlenir.

Anne baba da aralarında anlaşarak kendileri farklı zamanlar ayarlayabilirler. Bu noktada çocuğun okulunun, normal yaşantısının olumsuz etkilenmemesine dikkat edilmelidir.
Türkiye’de uygulamada aile mahkemeleri, ayda, hafta sonuna denk gelen 2 gün, okul yarı yıl tatillerinin bir haftası, dini bayramlarda birer gün ve çocuğun yaşı uygunsa yaz aylarında 15 ya da 30 gün çocukla babasının görüşmesine karar verir.

Yorum yaz

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.
Gizlilik Politikası